Avrupa Çelik Üreticileri Birliği (EUROFER), Avrupa Parlamentosu Çevre Komitesi'nin binek araçların yaydığı karbon salımları değerlendirmesinde yaşam döngüsü yaklaşımını benimseme kararını desteklediğini açıkladı. Komite üyeleri, 2020 yılı sonrası için hazırlanan düzenlemelerde, "enerji tedariki ve aracın yaşam döngüsüne ilişkin sera gazı salımlarının" da göz önünde bulundurulmasını gerektiren yasa tasarısını onayladı.
Sadece sürüş anındaki karbon salımlarına odaklanan mevcut yasanın aksine, yaşam döngüsü yaklaşımı, binek araçların üretim aşamasından hurda haline gelene kadar yaydıkları karbon salımını da inceleyecek. Egzoz salımı olarak da bilinen sadece sürüş aşamasındaki salımlara yönelik düzenlemelerin aracın sürüş aşamasındaki karbon salımı performansını iyileştirecek teknolojiler geliştirilmesini teşvik ettiğini belirten EUROFER, bu tek taraflı yaklaşımın aracın tüm yaşam döngüsü içindeki sera gazı salımını artırmak gibi istenmeyen sonuçlara yol açabileceğine dikkat çekti.
Örneğin, araç imalatında hafif malzeme kullanımının bu malzemelerin üretimi esnasında daha fazla karbon salımına yol açabileceğinin altını çizen EUROFER, geri dönüşüm ve malzemelerin yeniden kullanımının da sürdürülebilirliğin bir parçası olduğunu ifade etti.
EUROFER genel direktörü Gordon Moffat, Avrupa çelik sektörünün geçtiğimiz on yılda, binek araçların yaptığı karbon salımını azaltmada önemli rol oynadığını söylerken, yüksek dayanımlı çeliklerin aracın ağırlığını azaltmada kesin başarıya ulaşan malzeme olduğunu belirtti. Moffat, malzeme üretimi ve geri dönüşümünü de kapsayacak bir yaşam döngüsü yaklaşımının çeliğin araç imalatında en sürdürülebilir malzeme olduğunu kanıtlayacağını sözlerine ekledi.