İstanbul'da düzenlenen 9. SteelOrbis Çelik Konferans'ında konuşan Erdemir Pazarlama ve Satış Koordinatörü Başak Turgut, katılımcılarla çelik sektörünün gidişatı ve geleceği konusundaki görüşlerini paylaştı. Global ekonominin yeni ve hassas bir dönemden geçtiğini buna da ‘yeni normal' olarak tanımlandığını belirten Başak Turgut, "Dünyada ekonomik büyümenin yavaşlaması, değer kaybeden para birimleri ve gerileyen emtia fiyatlarıyla birlikte, ekonomide yeni dengeler oluşuyor ve yeni normal kavramı ön plana çıkıyor. 2008 krizinden sonra ivmelenen Çin'in başı çektiği dünya ihracatındaki artış heyecanı da durma nokrasına geldi. Bu durumda yerel pazarların önem kazanırken, katma değeri yüksek olan yerel sanayi öne çıkıyor" şeklinde konuştu.
Konuşmasında Çin'in dünya piyasaları üzerindeki etkisine de değinen Başak Turgut, "Global piyasalarda düşük fiyat algısını yaratmaya çalışan Çin'in bu gidişatı ülke ekonomilerinde deflasyon riskini arttırıyor. Diğer yandan ülkeler yerel pazarlarını da korumaya çalışıyorlar ve sadece çelik sektöründe değil tüm sektörlerde korumacılığa gidiyorlar. Bu noktada koruma tedbirlerinin de arttığını görüyoruz" dedi.
Başak Turgut, mevcut ekonomik koşullarda Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin büyümesindeki tek çıkar yolun imalat sanayi üretimini arttırmak olduğunu vurgulayarak, sadece ticaret yaparak refaha erişmenin mümkün olmadığını belirtti. Turgut, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bir ülke ekonomisine en büyük katkı sağlayan sektör imalat sanayidir. İmalat sanayisi kuvvetli olan bir ülkenin çelik üretiminin zayıf olması da mümkün değil. Öyle ki, Çin hariç çelik üretiminin %70'ini gerçekleştiren ilk yedi ülke aynı zamanda dünya ekonomisinin %50'sini oluşturmaktadır. Türkiye'nin de orta gelir tuzağından çıkabilmesi için yapısal reformlara gitmesi ve katma değerli ürünlerin üretimine ağırlık vermesi gerekmektedir."
