Geçtiğimiz hafta Colorado, Denver’da düzenlenen 2012 Association of Women in the Metals Industry (AWMI) konferansında bir araya gelen çelik sektörünün kadın üyeleri, geleneksel olarak erkeklerin egemen olduğu böylesine bir alanda çalışmakla ilgili deneyimlerini paylaştı. Konferansta sektörün önde gelen isimleri, piyasaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
US Steel genel müdürü Mike Meyers, Cuma günü düzenlenen metal panelinde çelik sektöründe hakim olan küresel eğilimlerden bahsetti. Meyers “Piyasaya ticari kalite yassı çelik ürünlerin egemen olduğunu görüyoruz. Yassı çelik sektörü oyuncuları, Avrupa’daki durgunluk ve Çin’in büyüme oranındaki yavaşlama nedeniyle biraz daha stresli günler geçiriyor. Son 30 yıldır böyle zorlu piyasa koşullarıyla karşılaşmamıştım. Bu zorluklarla nasıl başa çıkacağımıza odaklanmalıyız,” şeklinde konuştu.
Asya ülkelerindeki orta sınıfa yönelik ihracat stratejilerinden bahseden Meyers, “Asya ülkelerindeki büyüme oranları bütün faaliyetlerimizi belirgin bir şekilde etkiledi. Çelik ürünlerine yönelik küresel, uzun vadeli sürdürülebilir talep, orta sınıfta görülen büyümenin etkisi altında olacaktır. Orta sınıfın büyümesiyle altyapı çalışmaları ve beyaz eşya ile otomobil tüketimi artacaktır.” diyerek, mevcut büyüme oranlarının makul seviyede olacağını, uzun vadeli büyümeye odaklanmak gerektiğinin altını çizdi.
Öğleden sonraki oturumda konuşma yapan Bank of America analisti Timna Tamners, küresel arz ve talep seviyelerinden bahsetti. Tamners, piyasadaki mevcut problemin arz fazlası olduğunu ifade etti. Tamners “Sipariş bekleme sürelerinin kısalmasıyla gelen belirsizlik ve çelik üretiminde kapasite kullanımının düşmesinin sonucu olarak çelik fiyatları düştü. Çelik servis merkezleri, stokları düşük tutup, spot fiyatlardan anlaşma yapma eğiliminde,” dedi.
Tamners sözlerini “İnşaat piyasası zayıf, otomotiv piyasası daha iyi bir durumda. Piyasanın daha iyiye gideceğini, ancak bunun kademeli bir şekilde olacağını tahmin ediyoruz,” şeklinde sürdürdü. ThyssenKrupp’un Alabama tesislerini ABD merkezli bir üreticinin alıp almayacağının önem teşkil ettiğine dikkat çeken Tamners, ABD merkezli bir üreticinin kapasite kullanımında daha ihtiyatlı olacağını, Ancak kaybedecek bir şeyi olmayan yabancı yatırımcının ise daha agresif üretim ve fiyat politikaları izleyebileceğini öngördü.
Tamners sözlerini “Sektörde bir süre zorlu koşullar hakim olacak. Bazı firmalar talebin düzelmesini beklediklerini söylüyor. Bence bu zayıf bir strateji,” diyerek tamamladı.