11 Nisan’da Lizbon’da gerçekleşen SteelOrbis 2016 İlkbahar Konferansı & 74. IREPAS Toplantısında konuşma yapan küresel bankacılık şirketi BNP Paribas'tan metal ve madencilik sektörü baş danışmanı Eric Louvert, hurda fiyatlarının demir cevheri ve koklaşabilir taş kömürü fiyatlarıyla aynı hızda düşmediğini söyledi. Hurda toplama faaliyetlerinin, maaşların yüksek olduğu nispeten zengin ülkelerde gerçekleştiğini bu yüzden de hurda fiyatları için bir tür taban oluştuğunu ifade eden Louvert, hurda fiyatlarının demir cevheri ve koklaşabilir taş kömürüne kıyasla daha pahalı olması sebebiyle elektrik ark ocaklı tesislerin yarı mamul ürünleri satın almayı tercih ettiğini belirtti.
Louvert’e göre, elektrik ark ocaklı tesislerin rekabet gücünü kaybetmesinin sonuçlarından biri de Türk üreticiler gibi esnek davranabilen üreticilerin hurda yerine yarı mamul ürünleri tercih etmeleri sebebiyle Çin’den Türkiye’ye yapılan kütük ihracatı oldu. Elektrik ark ocaklı tesislerin dışında, doğrudan indirgenmiş demir (DRI) tesislerinin de rekabet gücünü kaybettiğini söyleyen Louvert, yüksek fırınların koklaşabilir taş kömürü kullandığını, ancak DRI tesislerinin ise doğal gaz kullandığını, doğal gaz fiyatlarının ise düşmediğini aksine yükselme eğiliminde olduğunu bildirdi.
Bununla birlikte Louvert, Çin hükümetinin ham çelik üretim kapasitesini 100-150 milyon mt azaltmayı planladığını duyurmasının ardından, bu sene mart ayında, çelik fiyatlarının keskin bir şekilde artmaya başladığına dikkat çekti. 2015 yılında Çinli üreticiler ciddi zararlar açıkladı ve Çin’de marjların iyileştirilmesi gerekliliği oluştu. Louvert, bu durumun fiyatlardaki artışın başlıca sebeplerinden biri olduğunu vurguladı.
Talep ile ilgili olarak ise, Louvert, Avrupa’da talebin kriz öncesi seviyeye kıyasla toparlanma ihtimalinin ABD’ye göre daha fazla olduğunu, diğer yandan Rusya, Brezilya ve Körfez Arap Ülkeleri İş Birliği Konseyi gibi ihracatçı bölgelerde ise talebin zayıf seyredeceğini ve Güneydoğu Asya’nın ise talep konusunda kısa vadede en canlı bölge olacağını söyledi.
